Kırım Özerk Cumhuriyeti’nde düzenlenen referandumda, katılımcıların yüzde 96,77’si “Rusya’ya evet” dedi. Kırım nüfusunun yüzde 12’sini oluşturan Tatarlar ise referandumu boykot etti. Beyaz Saray, referandumun tanınmadığı ve Rusya’nın artan bir bedel ödeyeceğini vurguladı.
KIRIM Özerk Cumhuriyeti’nin geleceğini belirleyen referandumun sonuçları açıkland. Halkın yüzde 96,77’si Rusya’ya katılmak için oy kullandı.
Seçim Komisyonu Başkanı Mikhail Malişev, pazar günü yapılan referanduma katılım oranının yüzde 83,1 olduğunu açıkladı.
Malişev, halkın yüzde 96,77’sinin Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin Rusya’ya katılması için oy kullandığını, yüzde 3’ünün Ukrayna’nın bir parçası olarak kalması için oy verdiğini söyledi.
Pazar günü yapılan referandumda halka “Rusya’ya bağlanmayı razı mısınız” ve “1992 yılı Kırım Anayasası’nın yeniden yürürlüğe girmesi ve Kırım’ın Ukrayna’nın bir parçası olmasına razı mısınız?” soruları yöneltilmişti.
USULSÜZLÜK İDDİALARI
Seçim sandıklarının bulunduğu binalardaki oy verme işlemi sırasında düzensizlik gözlemlenirken, katılımcıların seçim listelerinde olup olmadığına dikkatlice bakılmadığı ileri sürüldü.
Bu duruma yönelik ilk tepki ise Kırım Tatar Milli Meclisi Seçim Komisyonu Başkanı Zair Smedlayev’den geldi. Smedlayev, özellikle Bahçesaray şehrine otobüslerle seçmenlerin getirildiğini belirterek, şehirdeki katılım oranının yükseltilmeye çalışıldığını söyledi.
Öte yandan, referandum yapılırken başbakanlık ve parlamento binaları başta olmak üzere Akmescit’teki birçok devlet binasında Rusya bayraklarının asılı olması dikkati çekti.
TATARLAR SANDIĞA GİTMEDİ
Kırım Tatar Milli Meclisi eski Başkanı ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Cemil Kırımoğlu, Kırım Tatarlarının yüzde 99’unun referandumu boykot ettiğini belirtti.
BEYAZ SARAY’DAN AÇIKLAMA
Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, ABD olarak, Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti’nde bugün yapılan “referandumu reddettiklerini” bildirdi. Carney, yaptığı yazılı açıklamada, ABD’nin, 1991 yılında
bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığını kararlı biçimde desteklediğini hatırlattı.
“Ukrayna’nın Kırım bölgesinde bugün yapılan referandumu reddediyoruz” ifadesini kullanan Carney, şunları kaydetti: “Bu referandum, Ukrayna anayasasına aykırıdır ve uluslararası toplum, şiddet tehditleri ve uluslararası kanunların ihlali anlamındaki Rusya’nın askeri müdahalesinin gözdağı altında yürütülen bu oylamanın sonuçlarını tanımayacaktır. Ukrayna hükümetinin dahli olmadan Ukrayna’nın geleceğine dair kararlar alınamaz. Bunun yanında bu oylama gerekli değildi. Ukrayna hükümeti, Kırım’ın özerkliğini artırmayı tartışmaya istekliği olduğunu açıkça gösterdi.”
AP: “GAYRİMEŞRU VE YASA DIŞI”
Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, Kırım’daki referanduma ilişkin, “Gayrimeşru ve yasa dışı olan ve krizi çözmeye yönelik müstakbel çabaları karmaşık hale getiren bu referandumun yapılmış olmasına üzülüyorum” açıklamasını yaptı. Schulz, yaptığı yazılı açıklamada, oylamanın Ukrayna hukuku ve
uluslararası hukuk açısından geçerli olmadığını belirterek, AP’nin Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü tam olarak desteklediğini belirtti. Rusya’nın Kırım’a yönelik askeri istilasını kınadığını yineleyen Schulz, bunun uluslararası hukukun ve Ukrayna’nın egemenliğinin ihlali olduğunu kaydetti. Schulz, etnik azınlığın korunması için askeri eylem gerektiği yönündeki argümanların geçmişte sıklıkla kullanıldığını ve feci sonuçlar doğurduğunu ifade etti.